- 13.05.2022
- (3)
Onurlu mücadele verenler hep kazanmıştır.
‘’Sorgulanmayan hayat yaşanmış değildir.’’
Sokrates
****
Kendimi sorgularım, sorgularken putlaştırmak insana dair değildir.
O, şu, bu diye tanımlamamalı kişiyi! Fikrim adalet, hak içermeli.
Benlik zannından bizlik, birlik bilincine geçmenin adına deniyor, evrim.
Düaliteyi aşmaktır devrim.
Sen, ben, benden, senden kişiler, kişiliği ile değil de putları ile var olduğu sürece insan hakları da hayal bu ülkede…
Kişi kimliğinde Ateist-İslamcı -Kürtçü-Komünist-Gerici-Feminist-Türkçü olarak yıllardır ne olduğunu çözememiş insanları görmek üzücü…
Kendi gölgenle yüzleşmeden aydınlığa ulaşamaz insanlık.
Hayatta en zor şey gözleri gören, kulakları duyan birine kör ve sağır olduğunu anlatabilmektir.
Bilmediğini kabul etmeyen hiçbir insan gelişemez.
İnsanın kibri hem kendine hem evrene hem diğer insanlara zulmüdür.
İşte bu zulmün örgütlü halidir bu düzen. İkilik cinneti, zıtlıkların nefreti….
Oysa doğa zıtlıkların uyumudur. Doğal olmayan insan zıddı ile uyumu beceremez
Kendine benzemeyenlerden nefret eder. Faşistlik budur.
****
İçinizdeki faşisti tanıyın, düaliteyi aşın kendinize varın. Siz gerçekten kendiniz misiniz?
Yoksa olmanızı istedikleri misiniz?
Meselemiz artık budur.
Yani siz her ne iseniz ben o değilim.
Siz beni ne yapıyorsanız o da değilim
Canan Kaftancıoğlu da kendi kimliğiyle var olan kimliktir. Sizlere benzemez.
Sevgili Ünsal Dinçer’e teşekkürler görüşleri için.
****
“Akrep gibisin kardeşim,
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
Bir değil,
beş değil,
yüz milyonlarlasın maalesef.
Koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını
sürüye katılı verirsin hemen
ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
Dünyanın en tuhaf mahlûkusun yani,
hani şu derya içre olup
deryayı bilmeyen balıktan da tuhaf.
Ve bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
— demeğe de dilim varmıyor ama —
kabahatin çoğu senin, canım kardeşim!”
Nazım Hikmet RAN
Yorum Yap