Düzce DYP Kongresi'nde ortalık karıştı: Tansu Çiller ayak basmadan partiyi karıştırdı

Doğru Yol Partisi Düzce İl Kongresi gerçekleşti. Kongreye Tansu Çiller'in partiye geleceğine ilişkin beklentiler nedeniyle çıkan tartışmalar damga vurdu. DYP Genel Başkanvekili Muzaffer Tan ve DYP Genel Başkanı Av. Çetin Özaçıkgöz Tansu Çiller'le görüşme süreçlerini anlattı. Özaçıkgöz, Çiller'le ilgili "Türkiye bu perişan hal içinde. Yalısından hala boğazı seyretmeye hakkı var mı gelecekse?" ifadelerini kullandı.

Düzce DYP Kongresi'nde ortalık karıştı: Tansu Çiller ayak basmadan partiyi karıştırdı
29.08.2022 - 16:43
Güncelleme 29.08.2022 - 17:05
Özel Haber

   Haber: Yiğit Batu Maradit - Mücahit Şengül

   Doğru Yol Partisi Düzce İl Kongresi gerçekleşti. DYP Düzce İl Başkanı Yılmaz Kanık oldu. Kongreye DYP Genel Başkanvekili Muzaffer Tan ve DYP Genel Başkanı Av. Çetin Özaçıkgöz de katıldı. Kongrede Tansu Çiller'in partiye geleceğine ilişkin beklentiler, tartışmalara yol açtı. 

"Çiller, Çiller demenin anlamı yok"

   DYP Silivri İlçe Başkanı Fatma Kayakoparan, yaptığı konuşma sırasında, "Bundan 1-2 ay önce Sayın Genel Başkanımız, Gaziantep İl Kongresi'nde kendisi elini kaldırdığını ve elinin havada kaldığını ve artık elini indireceğini, asla da kimseyi kabul etmeyeceğini kendisi beyan etmiştir. Durmadan Tansu Çiller, Tansu Çiller demenin hiçbir anlamı yok bence. Ben böyle bir şeyi zaten kabul etmiyorum. Genel başkanımızın kabul edeceğini de zannetmiyorum. Düzce il ve ilçe başkanlarımıza da hayırlı olsun diliyorum" ifadelerini kullandı.

   Bunun üzerine Tansu Çiller'le partinin görüşme sürecini anlatan DYP Genel Başkanvekili Muzaffer Tan şu ifadeleri kullandı:

   "Düzce İl Başkanı'nı kutluyorum. Bizi buraya davet ettiği için şükranlarımı sunuyorum. DYP'yi biz 2007'de kurduğumuzda, 2021 yılına kadar Allah'ın bir kulu Tansu hanımın lafını etmedi. Ta ki 2021 Aralık ayına kadar. Biz bu ayda genel başkanımızla Tansu hanıma nezaket ziyaretinde bulunduk. Biz Tansu hanıma parti teslim etmeye gitmedik arkadaşlar. Biz 2021 yılına kadar bu partiyi getirdiysek, 2021 yılından sonra da götürmesini biliriz." 

"Dünyada eşi benzeri olmayan bir hareket"

   "Biz nezaket ziyareti yapmak istedik. Basın desteğini bir türlü halledemedik. En azından Tansu hanıma gideriz, belki bizi basına çıkarır veya bize basına çıkmamızda destek verir düşüncesiyle ziyaret ettik. Sağolsun hanımefendi bizi çok nazik karşıladı. Tüm ekonomi projelerini bizimle paylaştı. Sonunda kalkarken dedi ki "Genel başkanım, ben belki siyasete dönmeyi düşünebilirim. Eğer ben siyasete dönmeyi düşünürsem, benim için ne düşünürsünüz" dedi. Dünyada eşi benzeri olmayan bir hareket." 

"Çiller, 'kesin geleceğim' diye bir tabir kullanmadı"

   "Bizim genel başkanımız "Tabii ki başbakanım, DYP'nin kapısı size her zaman açıktır" deme lütfunu gösterdi. Tansu hanımı basında ne kadar karaladıklarını biz gördük. Demokrat Parti genel başkanının, Adalet Partisi genel başkanının karalamalarını gördük. Ama "ben kesin geleceğim" diye bir tabir kullanmadı." 

"Hani iki ayda örgütlüyorduk?"

   "Aradan 3 ay geçti. Hiç ses, soluk yok. Şubat ayında "tekrar ziyaretine gidelim" dedim. Tekrar gittik. Tekrar konuştuk. Tansu hanıma demişler ki "Biz 2 ayda bütün illeri, ilçeleri kurarız. Seçime girme yeterliliğini alırız. Sizin önünüze de bu partiyi getiririz". Ben sonradan katıldım toplantıya. Bana sordu. Ben de "2 ayda hangi güç 41 tane ili örgütleyecek, seçime sokacak? Bunu hangi örgüt başaracaksa, buyursun bana söylesin" dedim. "Ne kadar sürede yaparsınız?" diye sordu. "Kesinlikle 5-6 ayı alır" dedim. O da dönüp Necati beye baktı. "Hani siz 2 ayda örgütlüyordunuz?" dedi. Bunun olabilmesi için "maddi, manevi ve basın desteğinin" lazım olduğunu söyledim. Kim haklı çıktı? 8-9 aydır ne oldu? Hani 2 ayda örgütlüyorduk? Bir şeyi yaparken siyasete uygun yapalım." 

"Tansu hanım, 'hayır, benden bahsetmeyin' dedi"

   "Kısacası o günden bugüne Tansu hanımdan bize hiçbir haber çıkmadı. Hiçbir telefon çıkmadı. Hiçbir şekilde bizi aramadı. Hiçbir şekilde bizimle konuşmadı. Hiçbir şekilde bize bu konuda destek vereceğini söylemedi. Hatta ve hatta biz, Şanlıurfa kongresine giderken Sayın Genel Başkanımız Tansu hanıma "Sizden bahsedelim mi?" dedi. Tansu hanım da "Hayır, sakın. Benden bahsetmeyin. Beni anlatmayın" dedi." 

"İnsanları birbirine kırdırtmanın ne anlamı var?"

   "Şimdi hal böyle olunca, Tansu hanım polemiğini devam ettirmenin, sürekli insanları birbirine kırdırtmanın, sürekli arkadaşlarımızı birbirine düşürmenin ne anlamı var kardeşim? Tansu hanım gelecekse bana mı ihtiyacı var? Tansu hanım gelecekse size mi ihtiyacı var? Sayın Genel Başkanımızı arar. "Ben gelmek istiyorum" der. İkisi bir araya gelir, konuşurlar." 

"Tansu hanımın bir ordu para babası var"

   "Ben Tansu hanımı iyi tanıyorum. Tansu hanım bu partinin başına geldiği zaman, sadece benimle genel başkan kalır bu partide. Şuraya yazıyorum. Bir taneniz partide kalırsanız, ben bu partiden istifa ederim. Tansu hanımın bir ordu grubu var, bir ordu para babası var, bir ordu arkadaşı var. Tansu hanım bir başbakan. Ne bana ihtiyacı var, ne sana ihtiyacı var. Siz bu kadar emek harcıyorsunuz, para harcıyorsunuz, yarın Tansu hanım gelirse "hadi emeğine sağlık. Allah işini gücünü rast getirsin" dediğinde ne yapacaksınız?"

"Biz kimsenin hizmetkarı değiliz" 

   "Emeğinize sahip çıkın. Biz kimsenin hizmetkarı değiliz. Yoklukla getiriyoruz. Sonra beyefendiler, para babaları gelecek, oturacak, milletvekili olacak. Benim arkadaşlarım emek vermiş, masraf etmiş, köşede onları izleyecek. Zaten aylar önce bir liste yapıldı. Listede sadece genel başkanla ben vardım. Allah'ın bir kulu yoktu. Tansu hanım bizim canımız, ciğerimiz. Bizim başbakanımız. İstemeyen kim? Ama Tansu hanım basına çıkıp da "ben DYP'nin başına geleceğim" dedi mi? Demedi. "Ben siyasete dönüyorum" dedi mi? Demedi. Ortada spekülatif laflar..."

"Hadi kurun 81 ili, hadi buyurun..."

   "Tansu hanım bize "81 il kurun" diyor. Hadi kurun 81 ili, hadi buyurun... Çok maharetlisiniz ya. Daha 14 tane il kurmuşuz. Neyle giriyorsunuz seçime? Biz bir kere seçime girme yeterliliğini alalım. Önceliğimiz seçime girme yeterliliği. Bizim en kısa sürede illeri, ilçeleri kurmamız lazım." 

   Tan'ın konuşmasının sonlarında salonda sesler yükselmeye başladı. Parti üyeleri ve katılımcılar hep bir ağızdan konuşurak tartıştı. Moderatörün araya girmesiyle birlikte gerginlik yatıştı. Daha sonra DYP Genel Başkanı Av. Çetin Özaçıkgöz söz aldı. 

Özaçıkgöz: "Genel Başkan olduğum gün bana iktidar teslim edilmedi"

   Özaçıkgöz, konuşmasında parti içindeki Tansu Çiller beklentilerine de değinerek şu ifadelere yer verdi:

   "Bugün buradaki konuşmamı çok başka duygular içerisinde yapıyorum. Düzce İl Başkanımız büyük bir nezaketle beni kongreye davet etti. Biz seçime gireceğiz. Tansu hanım gelse de gelmese de seçimin galibi DYP olacaktır. Bunu herkes bilsin. Hiç kimse şunu unutmasın. Genel başkan olduğum gün bana iktidar teslim edilmedi. Bana meclis çoğunluğu teslim edilmedi. Bana Turgut Özal'dan kalan şahane genel merkezler teslim edilmedi. İl, ilçe teşkilatları teslim edilmedi. Bankalarda paralar, hazine yardımları, gazeteciler, televizyoncular teslim edilmedi. Ne teslim edildi? Kibrit kutusu dahi teslim edilmedi." 

"3 ayda ilçeleri kuramıyorsunuz"

   "Sizler 3 ayda ilçeleri kuramıyorsunuz. Ben 1 günde Doğru Yol Partisi'nin genel merkezini kurdum. Kimlerle biliyor musunuz? Bakanlık yapmış iki kişiyle. 74 tane il kurduk. Ben iktidar partisini yok etmedim. Yoktan var ediyoruz hep beraber arkadaşlarımızlar. Burada değerli arkadaşlarım Tansu hanımdan bahsetti. Tansu hanımı bu kadar yıpratmayın, gelmeyecek. Hiç kimsenin sizi aldatmasına izin vermeyin." 

Özaçıkgöz'den Çiller'e: "8 aydır nerede hanımefendi"

   "Ben hiç kimseyle siyasi pazarlık konusu konuşmam. 2 saat konuştuk Muzaffer beyle birlikte. 3 saat konuştuk Tansu hanımla. Ne yapacağım, daha canımı mı vereceğim? 8 aydır nerede hanımefendi? Hepiniz ter döküyorsunuz. Hanımefendi 4 tanesini kurdursa ne olur? Olaylara nereden baktığınızı iyi tespit edin." 

"Yalısından boğazı seyretmeye hakkı var mı?"

   "Tansu hanım madem gelecek. Türkiye bu perişan hal içinde. Yalısından hala boğazı seyretmeye hakkı var mı gelecekse? Benden duymadığınız bir şeye inanmayın. Burada konuşmayacaktım. İstanbul İl Kongresi'nde her şeyi ortaya koyacağım. Kol kola verelim, hayaller aleminden uzaklaşalım. Aylardır üzerimizde esen yalan rüzgarından partimizi kurtaralım." 

"Genel Başkan olmadan Doğru Yol Partili olsun"

   "Tansu hanım bu davaya inanıyorsa kapılarımızı yine açarız. Ama şunu söyleyeyim. Tansu hanım, genel başkan olmadan Doğru Yol Partili olsun. Bu iş böyle. Doğru Yol Partisi'ndeki parti içi demokrasi hiçbir partide yok. İşte ben bunu yaptım. Ama parti içi demokrasiyi parti içi anarşi haline getirmem. Buna da müsaade etmem. 

   Teşekkür ediyorum. Yeni seçilecek il başkanıma başarılar diliyorum. İlçe kongrelerimizde ahde vefanın örneğini gördük."

Düzce İl Başkanı Kanık: "Hesaplaşmanın yeri burası mıydı?"

   Özaçıkgöz'ün konuşmasının ardından salonda sohbet eden partililer arasında bir tartışma daha çıktı. Tartışmanın ardından sonlanan kongrenin çıkışında Düzce İl Başkanı Yılmaz Kanık, DYP Genel Başkanı Özaçıkgöz'ün aracını durdurarak "Parti içi hesaplaşmanın yeri burası mıydı?" dedi. Özaçıkgöz'ün aracı ise yola devam etti.