- 22.08.2023
- (2)
Bir ülkede bir bakan, kendisini bazı gazetecilere hiç sevdirememişti.
Ne yapsa makbule geçmiyor, bir türlü yaranamıyor, basın her gün kendisiyle uğraşıyordu.
Artık canına tak etmişti.
“Öyle bir şey yapayım ki, gazeteciler mat olsun”, diye düşündü
ve ilan etti;
“Pazar günü saat 10:00'da denizin üzerinden yürüyerek geçeceğim.”
Pazar sabahı saat 10:00'da tüm basın mensupları toplandılar.
Bakan geldi ve elinde bastonuyla denizin üzerinde yürümeye başladı. Karşı kıyıya kadar da yürüdü geçti.
Herkesin gözleri dehşetle açılmıştı.
Fakat ertesi günü tüm gazetelerde şu başlık okundu;
“BAKAN YÜZME BİLMİYOR!”
***
Her ilde olduğu gibi Düzcemiz’de de yaşanılan bir takım sorunlar var.
Bunların içinde en önemli olarak görmemiz gereken sorun, çok genç yaşlara kadar inen uyuşturucu kullanımıdır.. Artık bu sorunun üzerine çok ciddi bir şekilde gidilmesi şart olmuştur.
Öte yandan “asayiş” deseniz, yine büyük sıkıntılarımız var. Artık kavga, dövüş, bıçaklama, yaralama, cinayet gibi haberlere neredeyse şaşırmıyoruz bile..
“Sağlık sorunları” deseniz, bir çok branş, doktor bekliyor. Söz verilen yeni yatırımlardan zaten haber yok.
Buna benzer; mesela tarımda, mesela turizmde vs. birçok alanda da sizce sorunlarımız yok mu?
Mesela mesela “Eğitim” diyecek olsanız –ki bakın burası çok önemli-; son yıllarda eğitimde büyük başarılar elde edebildiğimizi söyleyebilir misiniz? Sizce; gerek devlet okullarında ve gerekse özel eğitimde kaliteyi yakalayabildik mi? (Bu soruları çoğaltmak mümkün tabi.. Ayrı bir konu, ayrı bir yazı ve hatta ayrı bir yazı dizisi bile olabilir..)
*
Peki; bu sorunlarla kim mücadele etmeli?
Önce il müdürlerinden başlar, sonra ilin valisi ve ardından iktidarıyla, muhalefetiyle elbette milletvekilleri..
Milletvekilleri sorunların üzerine ne denli çok eğilirse, üzerine ne denli çok giderse; çözümünde ilin valisinin de, il müdürünün de işini kolaylaştırır..
Bu tartışılmaz bile..
*
Ama bizde nedense böyle bir şey olmaz!..
Bir yerde sorunlar patlak verdi mi, herkes, -tabir yerindeyse- araziye uyar!..
Kabak döner dolaşır, kel alaka birinin başına patlar veya patlatılmaya çalışılır!..
*
Bakın mesela Belediye Başkanı Faruk Özlü, görevlerinin içinde olmadığı halde, hayırseverlerin desteğiyle iki okul yaptırdı. Üçüncüsü ise yolda..
Hiç söz eden var mı?
Peki sizce kimseye yaranabildi mi? Ne yazık ki hayır..
Ve alıştık ya artık, -belki de bu işlere de el attığından olsa gerek-; bizler hala başkanın sorumluluğu içinde olmayan işlerle, kendisini sorumlu tutmaya çalışıyoruz, iyi mi?
*
Peki işte size son soru; nerede bu işlerle asıl uğraşması gereken kişiler?
Yani Milletvekillerimiz, nerede be birader?
Neden; hiçbir sorundan onları kimse sorumlu tutmuyor?
*
Umarım sorumlular saklanmaktansa, artık ortaya çıkar ve sorunların çözümleri için önemli adımlar atarlar..
Kalın sağlıcakla..
Yorum Yap