Seçim yaklaşıyor..

   Milletvekilliğine aday adayı olacaklar, gerek Düzce’de ve gerekse Ankara’da nabız yoklamaya devam ediyor.

   Tabi, bu işler belli olmaz, ya genel merkezler bu kez şaşırıp da, “Kardeşim, bu kez vatandaşın belirlediği isimleri aday yapacağız” derlerse!..

   O halde işi garantiye almak lazım..

*

   Peki bu durumda ne yapmalı?

   Öyle ya, henüz hiç bir şey belli değil!

   Adaylık amacıyla yola çıkanlar, “Bu durumda hem parti üyelerinin, hem delegelerin ve hem de yönetim kurullarının gönlünü hoş tutmayı birinci hedef belirleyelim” derler.

   Hadi bakalım sahaya!..

   Bir bakarsınız ki, düne kadar sahada göremedikleriniz kendini yollara atmış.

*

   Şimdi sırada basın var.. Basın çok önemli tabi..

   O kadar gittik, görüntü verdik, el sıktık. Millet bunu görmeli!

   “Falanca ilçenin, falanca köyünü ziyaret eden heyetimiz köylülerce ilgiyle karşılandı” falan..

   Haber servise hazır, atalım basına!..

   Gerçekten böyle mi gelişmiş bu ziyaretler, bilmiyoruz!

   Ne kadar ilgi görmüşler, belli değil!

   Fotoğrafa bakıyoruz; 3-5 vatandaş, gerisi partililer… Kim nasıl karşılanmış, neler söylemiş, muamma!..

   Haberin konuğu, konusu ve yazanı aynı yerden çıktığı için, sadece yazılanları, seçilen fotoğrafları ve kırpılmış video görüntülerini görebiliyorsunuz, iyi mi!!!

*

   Hadi yereldeki çalışmalar iyi güzel de, peki ya Ankara!..

   Daha önce yaşadık defalarca, hatta zaman zaman da kaleme de aldık..

   “Temayül, delege seçimi, falan.. Hakim huzurunda olmadığı sürece hikaye kalıyor” dedik.

   Yani siz ne kadar buradakileri bağlarsanız bağlayın, Ankara’dakileri bağlamadığınız sürece, aday olma durumunuz sıkıntılıdır.

   Aday adayı olmayı düşünenler zaten bu konuları iyi bilir ve genel merkezde kimlerle temas kuracağını, kimleri kafalamak için çaba sarf edeceğini, tanıyanları, yakınlarını v.s. planlarına dahil eder.

*

   Evet; seçim yaklaşıyor.

   Bu saatten sonra bu sokaklarda; aday adaylarını, adayları, siyasette yer bulmaya çalışanları, hepsinin danışmanlarını ve tabi ki vaatleri, karalamaları, çelmeleri çok ama çok göreceğiz.

   Yani özetle; hepsi değil ama bazı siyasiler için, “mevzu seçilmekse, gerisi teferruattır” dersek, abartmış olmayız!..

   Umarım bu seçimde tüm bunlar yaşanmaz ve vatandaş kendisini mecliste temsil edecek kişiyi kendisi belirler.

   Kalın sağlıcakla.