Yeniden yazmamı gerektiren yeni bir dalganın ya başındayız, ya da ortasındayız.

   Omicron varyantı değişikliğe uğramaya devam ediyor. Şu an kızamık virüsü kadar bulaştırıcı formuna döndü.

   Aslında bulaştırıcılığın artması aynı zamanda kaybolacağının da habercisi. COVID pandemisi henüz bitmedi, biz aklımızda bitirmeye çalışsak da. Hiçbir dönem yaz aylarında bu kadar boğaz ağrısı, vücut kırgınlığı yaşayan hastamız olmadı. Pandemi devam ederken askında; biz sağlık çalışanları da çok endişeli değiliz. Akciğer tutulumu görme oranımız oldukça düşük, tabi ki aşılarınızı yaptırmanız kaydıyla.

   Sağlık Bakanlığı 50 yaş üstü ve son aşısından 6 ay geçmiş olanlar için hatırlatma dozu önerdi. Lütfen hatırlatma dozlarınızı olun. Hastalığı boğaz ağrısı, halsizlik, vücut kırgınlığı semptomları ile atlatacaksınız.

   Benim gözlemim şikâyetlerin eskisi gibi uzamadığı. Hala en fazla dikkat etmemiz gereken önemli bir konu da; kalabalık ortamlarda MASKE kullanımı. Aşı sizlerin hastalığı hafif geçirmenizi sağlar, ancak maske hasta olmamanızı sağlar.

   Pandemiden hepimiz yorulduk, ‘gene mi yeni varyant’ diye bizler de diyoruz. Ama önlemler çok basit ve ilk günden beri aynı. Maskenizi kalabalık ortamlarda takın, ellerinizi sık sık yıkayın ve insanlarla aranıza mesafe koyun. Her pandemi bittiği gibi COVID-19 pandemisi de bitecek. Sağlık Bakanlığı’nın önerileri doğrultusunda ilaç tedavilerinizi alın. Yeni varyant damar sistemini çok tutmuyor gibi görünüyor. Aspirin gibi kan sulandırıcılara hiç gerek yok. Bol bol su için ve yürüyün.

   Bayramdan önce yazmayı düşünüyordum ama Dr. Ekrem Karakaya cinayeti hepimizi derin bir hüzne boğdu. Prof. Dr. Peri Arbak hocamın üzüntüsünü dile getirdiği açıklamanın altında yer alan yorumlardan bazıları, insani duygularımızı ne kadar kaybettiğimizi gösteriyor.

   Meslektaşlarının yasını tutmaya çalışan hekimlerin; ilaç yazdırma gibi nedenlerle hastaneye başvuran ve ‘yas için yapılan grev’ dolayısıyla yaptıkları bencilce yorumları görüp, insani davranmak ne kadar zor.

   O gün tüm aciller, ameliyathaneler ve servisler çalıştı. Polikliniğe başvuran ve acil durum arzeden tüm hastalar.

   Aldığımız mesleki ahlak dolayısıyla biz hekimler gene hastamıza bakarız, ancak bu yorumları yazan vicdanları kararmış insanlar için henüz bir çare yok. Önlenebilir bir ölüm nedeni ile iki çocuk yetim kaldı ve pırlanta gibi bir doktor katledildi.

   Sözün bittiği yerde, hep ‘BEN’ diyen insanlar konuştu.

   Sağlıcakla kalın.

   Dr. Pınar Yıldız